Betimleyen: Rumeysa Betül Aksoy
Yatay dikdörtgen biçimindeki fotoğrafta Ağrı’da bulunan İshak Paşa Sarayı’nın yukarıdan görüntüsü yer alıyor. Saray; barok, gotik, rokoko ve ampir gibi sanat akımlarının etkisinde kalmış. Çatısı sert cam şeklinde, sera çatılarını andırıyor. Yapımında kullanılan taş kırmızımsı bir renkte. Dağların arasında yüksek bir konuma, 7000m2 üzerine inşa edilmiş ve geniş dikdörtgen şeklindeki bir zeminin üzerine oturtulmuş. Sarayın orta kısmının bulunduğu zeminin kenarı saraya doğru eğik bir doğru şeklinde, zeminin dikdörtgenliğini bozmuş. Zemin katın sol tarafında küçük bir toprak alan bulunuyor. Toprak alanın hemen arkasında sarayın bir bölmesi var. Çatısında sekizgen koni şeklindeki kuş evi yer alıyor. Kuş evinin her kenarında dikdörtgen pencereler var. Sarayın duvarlarında da 15 tane pencere bulunuyor. Bu bölme yaklaşık 15 metre uzunluğundaki dev bir kapıyla sarayın avlusuna açılmış. Avluda sekizgen koni şeklindeki Abdi Paşaya ve onun eşine ait olan türbenin duvarı arkasındaki camiyle birleşik. Caminin büyük yarım koni şeklindeki bir çatısı ve şeritlerle dolu bir minaresi var. Çatının dört bir yanına koni şeklindeki kuş evleri yapılmış. Avlu görkemli bir manzaraya bakan büyük bir terasla bütün. Avlunun olduğu bölme yaklaşık 5 metre uzunluğundaki bir kapıyla saraya açılıyor. Kapının üstünde üçgen şeklinde işlemeler var. Avlunun sağında yine yaklaşık 15 metre uzunluğunda olan dev bir kapı var. Bu kapı sarayın giriş kısımındaki avluya açılıyor. Avlunun arkasında yine sarayın bu sefer penceresiz olan devamı var. Avlunun sonunda 15 metrelik sarayın giriş kapısı yer alıyor. Fotoğrafın arkasında sisle kapanmış Ağrı dağı yer alıyor. Dağın önündeki şehrin evleri küçücük duruyor. Fotoğrafın sağında başka bir tepecik bulunuyor. Dağlarda parmakla sayılabilecek kadar az sayıda ağaç var. Hava biraz bulutlu ve karanlık.