Kaplumbağa Terbiyecisi

Eser Sahibi: Osman Hamdi Bey

Teknik: Tuval üstüne yağlı boya

Ebatı: 222*122

Yıl: 1906

Betimleyen: Emine KOLİVAR

Belinden sıkı bir kemerle bağlanmış, kırmızı, uzun bir elbise giyen sakallı adam, mavi çinilerle kaplı eşyasız ve bakımsız bir odada, tabloya bakan kişiye arkası yarı dönük, yüzü ışığa doğru biçimde hafif kambur dikiliyor.

Sol profilden çizilmiş adamın, ayak bileğinin üzerinde biten kırmızı elbisesinin etek ucu ve ön kısımlarında minik çiçek işlemeleri var. Elbisenin kol ağızları bosbol. Başına, etrafına gelişigüzel bir yemeni sarılmış arakiye takmış. Sakalları hafif kır, çok uzun değil. Kemerli bir burnu var. Çıplak, çorapsız ayaklarına önü kapalı, sarı bir terlik giymiş.

Ellerini arkasında kavuşturmuş olan adam bir ney tutuyor. Ancak çalacak gibi değil. Tersi kaplumbağa kabuğuna benzer bir nakkare sırtında sanki çanta gibi asılı ve buna bağlı bir mızrap önünde boynundan aşağıya sarkıyor. Adamın ayaklarının dibinde, yerdeki yeşil yaprak parçalarını yemekte olan beş tane kaplumbağa var. Hemen bir ya da iki adım mesafeyle dağınık daire gibi konumlanmışlar. . Yeşil kabuklar sol taraftakilerin önlerinde. Hafif kambur durmuş adamın bakışları kaplumbağalara eğik.

Tablonun tek ışık kaynağı adamın önündeki alçak pencere. Pencerenin sivri kemerli alınlığında “Şifa’al-kulûp lika’al Mahbub” yani “Kalplerin şifası, Sevgiliyle buluşmaktır” yazılı. Pencere kemerinin olduğu duvarın zeminle birleştiği yerden yukarsında sıvalar dökülmüş ve alttan tuğlalar ortaya çıkmış. Pencereden giren ışık kaplumbağaların üzerine doğru yansıyarak resimde ilk dikkati bu noktaya çekiyor.

Pencerenin iki yanındaki duvarın adamın boyu hizasına gelen kısmında mavi çiniler, çinili kısmın bittiği yerde kemerin çevresini de dolaşan işlemeli bordür, sonrasında ise sadece duvar var. Sıvası dökülmüş ve tuğlalar ortaya çıkmış. Zeminse açık renk, kare taş.