Kategori | : | Komedi |
---|---|---|
Yıl | : | 2001 |
Yönetmen | : | Yılmaz Erdoğan, Ömer Faruk Sorak |
Ödüller | : | |
Oyuncular | : | Yılmaz Erdoğan, Demet Akbağ, Altan Erkekli, Cem Yılmaz |
IMDb Puanı | : | 8,0 |
Metraj | : | Uzun |
Seslendiren | : | Gülay Yılmaz |
Sesli Betimleme Metin Yazarı | : | Nezahat Şalkamcı |
Ayrıntılı Alt Yazı Çevirmeni | : | Nuray Ünal |
İşaret Dili Çevirmeni | : | |
Son Kontroller | : | Fulya Akbaba, Hülya Eke |
Ses Montaj | : | |
Teknik Yapım | : | Yeni Gökdelen Tercüme ve Dağ Prodüksiyon |
Durumu | : | Tivibu |
Begenme Sayısı | : | 5 |
Rıfat gidecek olmasa, daha da önemlisi Sıti bu gidişi dünyanın en önemli meselesi haline getirmese bu kalabalık toplanmayacaktı. Aslında Nazmi Bey de bu kadar tantanayı gereksiz buluyordu.Çünkü bu tip lüzumsuz toplaşmalar otlakçılar, beleşçiler içindi. Yani Ezo gibileri için. Bunlar cenaze evlerine bile taziye için filan değil, beleş yemek için giderlerdi. Hatta o sıra kayda değer bir ölüm hadisesi olmamışsa sahte ihbarlar bile yaparlardı... İşin en berbat tarafı, bu ekibin içinde Nazmi Bey’in büyük oğlu Ahmet de vardı. Şimdi de, yani evin salonunda kurulan upuzun yer sofrasında şehrin ileri gelen insanları yemek yerlerken Nazmi Bey, her vesileyle böyle bir yemek yenmesinin anlamsızlığını düşünüyordu. Hele ki mal müdürü İzzet Bey’in yuttuğu her dolmadan sonra parmağını ağzına sokup takma dişlerinin altına gizlenen posaları ağzının ön tarafına ve gündemin ilk sıralarına taşıması işi iyice tatsızlaştırıyordu. Tabii Karayolları şefi Casım’ın ağız şapırtılarıyla yaptığı katkıyı da unutmamak gerekirdi. Ağzında bir şey yokken bile şapırdatabilen ender insanlardan biriydi kendisi.